Brown, hem takım patronu Christian Horner hem de ana Red Bull şirketinin Avusturyalı ve Taylandlı hissedarları arasındaki iddialar ve güç mücadelesinin ardından şu anda Red Bull’da çalışanlardan gelen başvurularda bir artış gördüğünü belirtti
Horner bu yorumları reddederek diğer takımların bu durumdan faydalanmak istemesinin “kaçınılmaz” olduğunu söyledi.
Verstappen de takım patronuna katılarak Red Bull’un başarılarının, çalışanlarının çoğunu F1’de kendi şanslarını arttırmak isteyen diğer takımlar için hedef haline getirdiğini belirtti.
Verstappen, “Belli ki ortalığı karıştırmak istiyor. Takım olarak bu tür yorumlarla bir şey yapamayız.”
“Onun bakış açısından bunu elbette anlıyorum çünkü herkes bizim insanlarımızı çekmeye çalışıyor ve bu Formula 1 dünyasında da tamamen normal.”
“Ama ben de bu tür şeylerle pek ilgilenmiyorum. Manşetleri görüyorum ama tıklamıyorum bile.” dedi.
Verstappen, Red Bull’un kilit personelinin çoğunun Milton Keynes takımıyla uzun vadeli sözleşmelere tabi olduğunu, ancak dikkate alınması gereken “insani yönler” olduğunu kabul ettiğini sözlerine ekledi.
Hollandalı pilotun Red Bull’la 2028 sonuna kadar sözleşmesi bulunuyor ancak Verstappen’in, Red Bull’da memnuniyetsizlik yaşaması durumunda Mercedes’in hedefinde yer alıyor.
Verstappen, kendisinin de Red Bull’da uzun vadeli anlaşmalarla bağlı olanlarla benzer bir konumda olduğunu ve bu sözleşmelerin insanların mutlu olmadıkları takdirde takımda kalacaklarının “yüzde 100” garantisi olmadığını düşünüyor.
“Hayatta hiçbir zaman her şeyi garanti edemezsiniz. Yarın sabah uyanmama ihtimalim de var, yani sonuçta hayatta hiçbir şeyden yüzde 100 emin olamazsınız. ”
“Elbette pek çok anlaşma yapılıyor ama sonuçta herkesin yaptığı işten mutlu olması ve ekip içinde takdir edildiğini hissetmesi de önemli. İşin içinde pek çok insani yön de var.”
Haber Kaynağı: tr.motorsport.com
